MÜSTEHCENLİK SUÇU VE CEZASI
Müstehcenlik suçu 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 226. maddesinde düzenlenmiştir.
Madde 226- (1) a) Bir çocuğa müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünleri veren ya da bunların içeriğini gösteren, okuyan, okutan veya dinleten,
b) Bunların içeriklerini çocukların girebileceği veya görebileceği yerlerde ya da alenen gösteren, görülebilecek şekilde sergileyen, okuyan, okutan, söyleyen, söyleten,
c) Bu ürünleri, içeriğine vakıf olunabilecek şekilde satışa veya kiraya arz eden,
d) Bu ürünleri, bunların satışına mahsus alışveriş yerleri dışında, satışa arz eden, satan veya kiraya veren,
e) Bu ürünleri, sair mal veya hizmet satışları yanında veya dolayısıyla bedelsiz olarak veren veya dağıtan,
f) Bu ürünlerin reklamını yapan,
Kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis ve adlî para cezası ile cezalandırılır.
(2) Müstehcen görüntü, yazı veya sözleri basın ve yayın yolu ile yayınlayan veya yayınlanmasına aracılık eden kişi altı aydan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(3) Müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünlerin üretiminde çocukları, temsili çocuk görüntülerini veya çocuk gibi görünen kişileri kullanan kişi, beş yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu ürünleri ülkeye sokan, çoğaltan, satışa arz eden, satan, nakleden, depolayan, ihraç eden, bulunduran ya da başkalarının kullanımına sunan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. (1)
(4) Şiddet kullanılarak, hayvanlarla, ölmüş insan bedeni üzerinde veya doğal olmayan yoldan yapılan cinsel davranışlara ilişkin yazı, ses veya görüntüleri içeren ürünleri üreten, ülkeye sokan, satışa arz eden, satan, nakleden, depolayan, başkalarının kullanımına sunan veya bulunduran kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(5) Üç ve dördüncü fıkralardaki ürünlerin içeriğini basın ve yayın yolu ile yayınlayan veya yayınlanmasına aracılık eden ya da çocukların görmesini, dinlemesini veya okumasını sağlayan kişi, altı yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(6) Bu suçlardan dolayı, tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.
(7) Bu madde hükümleri, bilimsel eserlerle; üçüncü fıkra hariç olmak ve çocuklara ulaşması engellenmek koşuluyla, sanatsal ve edebi değeri olan eserler hakkında uygulanmaz.
MÜSTEHCEN VİDEO İZLEMEK YA DA İZLETMEK SUÇ MUDUR:
Çocuklara karşı ( 18 yaşını ikmal (tamamlama) etmemiş kişi ya da kişilere) uygun olmayan fotoğraf, video ya da her türlü görsellerin gösterilmesi ya da içerik olarak uygun olmayan yazıların gösterilmesi bu eylemi yapan kişiler yönüyle müstehcenlik suçunu oluşturabilmektedir.
MÜSTEHCENLİK NE DEMEKTİR
Türk dil kurumuna göre Müstehcen kelimesi " açık saçık, edebe mugayir (aykırı), yakışık almayan, genel toplum ahlakına uygun olmayan anlamına gelmektedir.
Müstehcenlik eyleminin belirlenebilinmesi için suç tarihinde toplumda hakim olan ahlaki değerler dikkate alınması gerekir ancak toplumda ahlaki olmayan her şey de hukuki anlamda müstehcenlik suçuna vücut vermeyecektir bunu belirleyecek olan mahkeme kararları ve bu mahkeme kararlarına yön veren ilgili Yargıtay Dairesinin içtihatları olmaktadır. Şunu da belirtmek gerekir ki dönem dönem Yargıtayın ilgili bakış açısı da değişebilmektedir.
Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 29.01.2013 gün, 2011/22527 Esas, 2013/740 Sayılı karar "..
Hükme esas alınan 25.02.2008 tarihli bilirkişi raporuna göre ele geçen suça konu CD'lerde doğal olmayan yoldan yapılan grup halinde, anal ve oral seks görüntüleri bulunduğu anlaşıldığından, sanığın eyleminin TCK.nın 226/4. maddesindeki suçu oluşturduğu halde, TCK.nın 226/1-d maddesi uyarınca hüküm kurulması ile bu madde hapis cezasının yanında adli para cezası da içerdiği halde hapis cezasının yanında para cezasına hükmedilmemesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. " şeklindeki karar içeriğine bakıldığında aral ve oral ilişki görüntüleri doğal olmayan ilişki sayılırken mevcut Yargıtay dairesi son dönemdeki kararlarında ve daha sonra Yargıtay iş bölümü ile değişen ve bu suçlara bakan Yargıtay 18. Ceza Dairesi de aral ve oral ilişki görüntülerini doğal olmayan ilişki saymamaktadır.
Yargıtay 18. Ceza Daireinin 01.07.2020 gün, 2019/11887 Esas, 2020/8388 sayılı Kararı"
TCK’nın 226/4. maddesindeki “doğal olmayan” kavramının bireylerin cinsel yaşamının içerisinde yeri olmayan, aşağılayıcı veya toplumun geneli tarafından da doğal olarak kabul edilmeyen ilişkileri tanımlamaktadır. Anal ya da oral yoldan yapılan, eşcinsel veya grup halinde bulunulan cinsel birleşmelere ait görüntüler tek başına bu kavram değerlendirilemeyecektir.
MÜSTEHCENLİK SUÇLARINDA BİLİRKİŞİ VE BİLİRKİŞİ RAPORUNUN ŞARTLARI
Bilindiği üzere mahkemeler mesleki ya da yaşam tecrübeleri ile çözemeyeceği hususlarda ihtilafa konu ile ilgili olarak o işin uzmanı kişi ya da kişilerden görüş, mütaaa, ya da rapor istemektedirler. Müstehcenlik suçunda da bu yol tercih edilmektedir.
Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 13.01.2015 tarih 2013/11360 Esas, 2015/117 sayılı Karar "
Başbakanlık Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulunun 05.12.2011 tarihli bilirkişi raporunda, sanığın işyerinde ele geçen 3 adet CD'de bulunan 2 adet filmde ''Fiziki görünüm ve yüz ifadelerinden 18 yaşından küçük oldukları anlaşılan'' kız çocuklarının kullanıldığı doğal olmayan yoldan yapılan cinsel ilişki görüntülerinin bulunduğunun belirtilmesi nedeniyle, sanığın TCK.nın 226/3. maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, görüntülerde bulunan kişilerin çocuk olduğuna dair bir her türlü şüpheden uzak kesin delil bulunmadığı tüm dosya içeriğinden anlaşıldığından, sanığın TCK.nın 226/4. maddesi gereği cezalandırılması yerine yazılı şekilde TCK.nın 226/3. maddesinden hüküm kurulması,"
Mevcut içtihat incelendiğinde; burada mahkemeler genel durumda bir suç için tam bir vicdanı kanıya varmalı ve o husus hiçbir şüphede kalmamalıdır burada da müstehcen görüntülerde kullanılan kişilerin 18 yaşından küçük yani çocuk olduklarına dair kesin bir kanaat oluşmadığından bu husus sanığın lehine yorumlanıp genel müstehcenlik suçundan ceza verilmesi gerektiğine karar verilmiştir.
MÜSTEHCENLİK SUÇUNDA HANGİ BİLİRKİŞİDEN RAPOR ALINMALIDIR
Yukarıda da kısmen izah ettiğimiz üzere içerik net ve özel teknik bir bilgi gerektirmiyor ise Cumhuriyet Savcısı ya da dava açılan mahkeme ya da mahkeme heyeti ilgili görüntüleri inceleyip ya da görüntü ise bunu inceleyip tutanağa bağlamak suretiyle karar verebilir ki uygulamada bu şekilde karşılaşabilmekteyiz.
Uygulamada Başbakanlık Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulununca düzenlenen raporlar alınmakta ve Yargıtay ve İstinaf mahkemeleri bu kuruldan alınan raporları reddetmeyip kabul etmektedirler.
Başbakanlık kurumu kapatıldığından 1927’de çıkarılan 1117 sayılı kanunla kurulan Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu, geçen yıl 2.7.2018 tarihli, 703 sayılı KHK’nin 38’inci maddesiyle kanunda yapılan değişiklikle Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı’na bağlanmıştır.
Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 12.09.2012 gün 2011/6600 Esas, 2012/8348 sayılı Kararı "
KARAR ÖZETİ Müstehcenlik suçundan sanığın yapılan yargılamasında uzmanlığı tartışmalı olan polis memuru bilirkişi tarafından tanzim olunan ufak yaş sübyan çocukların kullanıldığını içeren ve yeterli açıklamayı taşımayan bilirkişi raporuna dayanarak, keza bu tür görüntüler bulunması durumunda da asliye ceza mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerekeceği gözetilmeksizin, eksik inceleme ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
EDEBİ ESER VE MÜSTEHCENLİK KAVRAMI : Edebi eserler ya da tıbbi vs eserler bazen müstehcen olarak kabul edilmeyebilir ancak aşağıdaki Yargıtay içtihadına göre kitap edebi eser değil müstehcen olarak kabul olunmuştur.
Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 19.02.2013 tarih, 2012/13056 Esas, 2013/1527 sayılı Karar"
KARARIN ÖZETİ Yargılamaya konu edilen kitapta hiçbir olay örgüsüne yer verilmeden sadece cinsel dürtüleri harekete geçirmeye yönelik basit, sıradan ifadelerle ters lezbiyen, doğal olmayan ve hayvanlarla yapılan cinsel ilişkilerin, çocuklar kullanılmak suretiyle bayağı bir dil kullanılarak anlatılması, ifadelerin toplumun ar ve haya duygularını incitici, cinsel arzuları tahrik ve istismar edecek şekilde aynı zamanda kişilerin dışkılamaları dahi tiksinti verecek şekilde ifade edilmek suretiyle hiçbir sanatsal ve edebi değer katılmadan kurgulanmıştır. Anneye, teyzeye, kardeşe, aynı cinse, hayvanlara yönelik cinsel sapkınlık düzeyine varan ifadeler içeren kitabın fransızcadan tercümesi ve yayınlanmasının demokratik bir toplumda çoğulculuğun, hoşgörünün, açık fikirliliğin gereği olan ifade özgürlüğü kapsamında kalan eylemler olarak kabul edilmesi mümkün değildir.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulundan: Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğünce “ONLAR ERMİŞ MURADINA” isimli kitabın re’sen incelenmesi neticesinde; kitapta yer alan bazı yazıların 18 yaşından küçüklerin maneviyatı üzerinde muzır ve müstehcen tesir yapacak nitelikte olduğuna; bu sebeple söz konusu kitabın 1117 sayılı Kanunun 3266 sayılı Kanunla değişik 4 üncü maddesindeki sınırlamalara tâbi olmasına oy birliği ile karar verilmiştir. İlgililere duyurulur
MÜSTEHCENLİK SUÇUNDA DEPOLAMA KAVRAMI:
TCK.nın 226/4. Maddede depolama kavramı geçmekterir, genellikle bilgisayardan internet ortamında porno olarak tabir edilen ve konusu suç teşkil eden video ya da görüntüler indirilip izlendikten sonra bunun silinmesi durumunda suçtan kurtulunacağı öngörülmekle birlikte şunun bilinmesi gerekir ki uygulamada ve Yargıtay içtihatlarına ve bilgisayar teknolojisine göre internet ve bilgisayar ortamında yapılan hep işlem bilinmelidir ki karda yürünen ayak izi gibi her adım ve işlem iz bırakmakta, her ne kadar ilgili görüntüler silinse de geri getirme ya da başka proğramlarla bunun izlendiği ya da indirildiğinin tespiti durumunda ki genellikle bunun tespiti mümkün olmakta olup ve mahkemelerce silinse bile mahkûmiyet yoluna gidilmekte ve iligili Yargıtay Dairesi bunu uygun görüp verilen cezayı onaylamaktadır.
MÜSTEHCENLİK SUÇU YÜZ KIZARTICI SUÇMUDUR
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48/5 MADDESİ (Değişik: 23/1/2008 - 5728/317 md.) Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belir-tilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, (…)(1) zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak. (1)
Buradaki devlet memurluğu kanunua göre yüz kızartıcı suçlar tadadi (sınırlı) olarak sayılmış olup yorumla suçların ve cezaların kanuniliği ilkesi gereğince yeni bir kanun çıkarılmadan bu suç sayısının ve tipinin genişletilmesi mümkün olmadığından örneğin; cinsel taciz, müstehcenlik vs gibi suçlar her ne kadar yüz kızartıcı suçlar olarak görülebilinirse de izah edildiği üzere yüz kızartıcı suç olarak vasıflandırılamaz.
ÇOCUK PORNOĞROFİSİ (MÜSTEHCENLİK ) SUÇU NEDİR
TCK.nın 226/5 Üç ve dördüncü fıkralardaki ürünlerin içeriğini basın ve yayın yolu ile yayınlayan veya yayınlanmasına aracılık eden ya da çocukların görmesini, dinlemesini veya okumasını sağlayan kişi, altı yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
Müstehcen içeriklerde çocukların kullanılmasında her suçta hassas olunduğu gibi bu suç tipinde tamamen masum olan ve iradi bu eylemleri yapmayan ve korunmaya daha da muhtaç olan çocukları korunması amacıyla, gerek ulusal kolluk güçleri gerekse uluslararası kolluk ve suçla mücadele birimlerince ciddi hassasiyet gösterilmekte olup çoğu zaman uluslarası bu suçla mücadele birimleri Türk Vatandaşlarının bu video ve görüntüleri izlendiğinin tespiti durumunda Ülkemiz kolluk birimlerini ilgili delileri ve verileri ile birlikte gönderilmekte, kolluk birimleri de ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına bildirimde bulunup, dava açılıp ilgilinin cezalandırılması yoluna gidilinmektedir.
MÜSTEHCEN CD BULUNDURMANIN CEZASI NE KADARDIR
5237 sayılı Türk Ceza Kanunun 226. Maddesinde düzenlemesini bulan müstehcenlik suçu yukarıda değinildiği ve madde metninden anlaşılacağı üzere CD içeriklerinde çocuğun olup olmaması, doğal olmayan ilişki olup olmaması vs göre ceza miktarı değişiklik arzetmektedir. Ancak TCK.nın ve 61. Maddesine göre birden fazla müstehcen CD bulundurulması durumunda hakim alt sınırdan uzaklaşarak fazla ceza vermektedir ki bu da müstehcen içerikli CD'nın sayısı önem arz etmektedir Örneğin: 1 adet CD bulunduran ile 10 Adet CD bulunduranın cezası aynı olmadığı gibi 10 Adet CD bulundurmakla 100 Adet CD bulundurmanın da cezası aynı olmamaktadır hakim sanıkta ele geçirilen CD sayısına göre kanunda öngörülen cezanın alt sınırı ve üst sınırı arasında hakkaniyete uygun bir ceza tayin etmesi gerekir ki uygulamada da bu yönde hakimler takdir yetkisini kulanmaktadır.
MÜSTEHCENLİK SUÇUNDA ERTELEME, PARAYA ÇEVİRME, HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI KARARI VERİLMESİ MÜMKÜNMÜDÜR;
Bilindiği üzere Cezanın ertelenmesi kurumu TCK.nın 51. Maddesinde, Paraya Çevrilmesi Kurumu 50. Maddede, Hükmün Açıklanmasının geri bırakılması kurumu ise 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 231. Maddesinde düzenlenmiş olup sanık hakkında netice itibariyle hükmolunan ceza miktarı itibariyle uyuyor ve de diğer şartlar varsa bu Erteleme, Paraya çevirme ya da duruma göre Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması mümkün olmakla birlikte TCK 226/3 " Müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünlerin üretiminde çocukları, temsili çocuk görüntülerini veya çocuk gibi görünen kişileri kullanan kişi, beş yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır" burada öngörülen ceza 5 yıldan 10 yıla kadar olup mahkeme alt sınırdan ceza tayin etse bile 5 yıldan başlayacak iyi hal indirimi olan ve vatandaş ve basın tarafından yanlış olarak kıravat indirimi diye tabir edilen TCK.nın 62. Maddesi uyarınca 1/6 indirim yapılması durumunda 4 yıl 2 ay hapis cezasına hükmolunacağından ceza miktarı itibariyle şartları oluşmayacağı için erteleme, paraya çevirme ya da HAGB mümkün olmayacaktır.
MÜSTEHCENLİK SUÇUNDA GÖREVLİ MAHKEME NERESİDİR
Bu suça bakmakla görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesi olup bu suçlarla ilgili olarak şüpheli hakkında Asliye Ceza Mahkemesini ilgili madde uyarınca dava açılmakta, sanık bu görevli mahkemede yargılanmaktadır.
MÜSTEHCEN GÖRÜNTÜLERDE ERİŞİME NASIL ENGEL ALINABİLİNİR;
Bu husus 5651 sayılı Kanun olan " İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu yayınlar Yoluyla Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkındaki Kanun " ile internet üzerinden içerik, erişim, yer ve toplu kullanım sağlayan kişi ya da kişilerin yükümlülükleri, sorumlulukları ile bu ortamda suç işleyen kişilerle ilgili mücadelenin usul ve esaslarını düzenlemiştir.
Hangi Suçlar Yönüyle Erişim Engeli Nasıl Alınabilinir, Usulü Nedir
Bu suçlar 5651 sayılı Kanunun 8. Maddesinde şu şekilde düzenlenip sayılmıştır.
TCK.nın 84. Maddesi İntihara Yönlendirme suçu
TCK.nın 103/1 Çocukların cinsel istismarı suçu
TCK.nın 190. Maddesi uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma suçu
TCK.nın 194. Maddesi Sağlık için tehlikeli madde temini suçu
TCK.nın 226. Maddesi Müstehcenlik suçu
TCK.nın 227. Maddesinde düzenlenen Fuhuş suçu
TCK.nın 228. Maddesinde düzenlenen Kumar suçu
5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suç
İNTERNETTEN ERİŞİMİN ENGELLENMESİ USULÜ VE YETKİLİ MAKAMLAR
Anılan suçların bir ya da birden fazlasının varlığı durumunda soruşturma aşamasında ( soruşturma aşaması iddianame ile dava açılıp iddianamenin ilgili mahkemece kabulüne kadar ki aşamayı kapsar) Sulh Ceza Mahkemesi yetkili olup acele hallerde (gecikmesinde sakınca bulunan hallerde) Cumhuriyet Savcısı tarafından karar verilip ilgili karar Sulh Ceza Mahkemesinin Onayına sunulabilinmekte olup, dava açıldıktan sonra ise ilgili mahkemesi yetkili olup bunun istisnası müstehcenlik suçu iken Anayasa Mahkemesinin 15.11.2017 tarih, 2015/76 Esas, 2017/153 sayılı kararı ile husus iptal edilmiştir.
ERİŞİM ENGELİ KARARININ İNFAZI:
Erişim engeline ilişkin karar ilgili merciince (kararı alan) Telekonminikasyon İletişim Başkanlığına gönderilmekte olup buraca bu karar uygulanmakta infaz edilmekte olup şayet ilgili kişi ya da kişiler tespit edilmiş ise suç duyurusunda bulunulmaktadır.